Gürültü maruziyeti

Ses ve Gürültüde akustik, ses bilimidir. Bir kişinin yaşama ortamını şekillendiren temel elementlerden birisi sestir. Gürültü ise sesin özel bir tipidir ve çoğunlukla endüstriyel işlemlerle ilişkilendirilir. Gürültünün temel tehlikelerinden biri çalışma ortamında bulunur. Sesleri ve gürültüleri duyarız ve onların fiziksel doğasını düşünmeksizin sezgisel olarak adlandırırız.

Ses ve Gürültü

Ses

Ses, hava boyunca bir ses (veya akustik) dalgası olarak yayılan hava parçacıklarının titreşimidir.

  • Hava parçacıkları titreştiği zaman ses oluşur.
  • Bu titreşimlerin kaynakları (yani ses kaynağı); titreyen nesneler, makineler, hava akımları veya darbeler olabilir.

Ses oluşumu, bir gong örneği ile gösterilebilir;

  • Gongun yüzeyine vurulduğunda yüzey ileri geri titremeye başlar (çeşitli endüstriyel makinelerin bileşenleri ve muhafazaları aynı şekilde titreyebilir)
  • Gongun yüzeyinin ileri hareketlerinde, hava parçacıklarını ileri doğru iter ve bölgesel olarak havanın yoğunluğunu artırır
  • Geri hareketlerinde hava parçacıklarını çeker ve bölgesel olarak havanın yoğunluğunu azaltır (seyreltir).
  • Hava parçacıkları, yüzey ile aynı şekilde ileri geri titremeye başlar. Bu titreşimler giderek uzak hava parçacıklarına yayılır ve bu şekilde ses oluşur. Bu oluşum, durgun suyun içine bir cisim attığımızda suyun yüzeyinde gözlemlediğimiz olayla benzer bir olaydır. Cisim su parçacıklarını hareket ettirir ve bir dalga üretir
  • Hava parçacıklarının yayılan titreşimlerine ses dalgası denir
  • Hava boyunca hareket eden hava parçacığı titreşimlerine ses hızı denir ve bu hız 340 m/s’dir. Bunun anlamı ses 1 saniyede 340 metre mesafe kat eder

Ses üreten bir ekipmandan 340 metre uzakta bulunan bir kişi, üretilen sesi 1 saniye sonra duyar. Ses hızının kolay gözlemlenmesini sağlayan en yaygın olay elektrik boşalmasıdır. Işık, sesten bir milyon kez daha hızlı hareket eder, bu yüzden gök gürültüsünün ilk olarak ışığını görür ve sonra sesini duyarız. Gök gürültüsünün ışığını gördükten 3 saniye sonra sesini duyduğumuzda, basit bir hesapla, elektrik boşalması 3×340=1020 m uzaklıkta meydana gelmiştir

Gürültü

Gürültü istenmeyen sestir.

  • Sıklıkla insanlar gürültüyü, işitme duyusuna zarar veren yüksek seslerle ilişkilendirir. Olası sağlık etkilerini düşünürsek gürültüyü, işitme hasarına yol açan yüksek ses olarak tanımlayabiliriz.
  • Yüksek sesler, insan sağlığını etkilemesine rağmen her zaman gürültü olarak algılanmayabilir: Örneğin; bir konser sırasındaki yüksek müzik. Bazı durumlarda da yüksek veya potansiyel hasar etkisi olmayan sesler gürültü olarak algılanabilir. Bu sesler zihinsel yoğunlaşma gerektiren işler (okuma, yazma, sözel iletişim vb.) sırasında konsantrasyonu bozabilir.
  • Gürültü büyük ölçüde öznel bir kavramdır ve belirli bir anda istenmeyen herhangi bir ses olarak tanımlanabilir.
  • Her tipteki gürültü sestir fakat her ses gürültü değildir. Ancak bu iki terim bu bölümden sonra birbirinin yerine kullanılacaktır. Şok veya darbe gürültüsü aniden ortaya çıkan yüksek bir gürültüdür.
  • Şok veya darbe gürültüleri bir saniyeden uzun sürmez ve arkasından sessiz bir periyod takip eder.
  • Çeşitli tipteki etkiler veya patlamalar darbe gürültülerine neden olur.
  • Darbe gürültüleri, çarpışan nesneler tarafından üretilen şok gürültülerdir.

Sesin Yayılması

Akustik dalgalar olan sesler, sadece hava boyunca değil aynı zamanda diğer elastik ortamlar (su, beton veya çelik) boyunca da yayılır.

  • Hava boyunca hareket eden sese hava doğuşlu ses denir.
  • Katı bir yapıya aktarılan sese yapı doğuşlu ses denir.
  • Sıvı boyunca hareket eden sese sıvı doğuşlu ses denir.

Ses kaynaklarının farklı doğaları (hava, sıvı veya katı) olabilir ve gürültüyü azaltmaya yönelik önlemler, ses kaynaklarının doğalarına bağlı olarak farklı olacaktır.

  • Hava kaynakları gaz çıkışları, patlamalar vb. olabilir.
  • Sıvı kaynakları boruların içinden akan sıvının ürettiği sesler, şelaleler vb. olabilir.
  • Katı kaynaklar çoğunlukla mekanik kontaklar (dişliler, çubuklar, çekiçler vb.) tarafından şekillendirilmişlerdir.

Katı bir nesne boyunca hareket eden sesin hızı, havada hareket eden sesin hızından daha büyüktür.

Beton boyunca hareket eden sesin hızı 3800 m/s iken çelik boyunca hareket eden sesin hızı 5100 m/s’dir

Ses Parametreleri

Frekans

Frekans saniye başına periyodik hareketin devir sayısıdır.

  • Nesnelerin titreşimleri ve hava hareketi saniye başına farklı devir sayısında oluşabilir.
  • Frekans bir saniyede tamamlanan titreşim döngüsü sayısını ifade eder. Frekans ‘f’ sembolü ile gösterilir ve hertz (Hz) cinsinden ölçülür.
  • Parçacık ne kadar hızlı titreşirse, ölçülen frekans o oranda yüksek olur.
  • Frekansın birimi hertz’den bin kat büyük olduğunda kHz (kilohertz) olarak tanımlanır ve 1000 Hz = 1 kHz’dir.

1 Hz’lik bir frekansın anlamı, nesnenin titreşimini,yani öne ve arkaya hareketini, bir saniyelik bir periyotta tamamlaması demektir.100 Hz’lik bir frekansın anlamı ise, bir molekülün titreşimini, yani 100 defa ileri ve geri hareketini, bir saniyede tamamlaması demektir.

Ses Altı ve Ses Üstü (İnfrasonik Ses / Ultrasonik Ses)

20 Hz’in altındaki frekans aralığında bulunan seslere ses altı veya infrasonik ses denir. 20000 Hz’in üstündeki frekans aralığında bulunan seslere ise ses üstü veya ultrasonik ses denir.

  • İnfrasonik ve ultrasonik sesler duyulamaz.
  • İnsan kulağı tarafından duyulamaz olmalarına rağmen bu frekans aralığındaki sesler insan sağlığını olumsuz etkileyebilir. Baş ağrısına, yorgunluğa vb. neden olabilirler.

Ses Basıncı

Ses basıncı ‘p’ (veya akustik basınç) atmosferik basınçta bir basınç değişimidir ve hava boyunca bir dalga olarak yayılır

  • Etrafımızı çevreleyen havanın içinde mutlak bir basınç vardır ve atmosfer basıncı olarak bilinir. Atmosfer basıncının değeri, yayınlanan günlük hava tahminlerinde verilmektedir.
  • Ses hava boyunca hareket ederken, yüksek ve düşük hava yoğunluklu bölgeler oluşturur. Bunun anlamı, hava yoğunluğunun yüksek olduğu yerlerde hava basıncı atmosfer basıncından az bir farkla fazlayken, düşük hava yoğunluklu yerlerde (havanın bölgesel olarak seyrekleştiği yerler), hava basıncı atmosfer basıncından az bir farkla düşüktür. Böylece, ses hava boyunca hareket ederken küçük basınç değişiklikleri meydana gelir.
  • Sesin yayılmasından kaynaklanan hava basıncındaki küçük değişiklik ses basıncı olarak adlandırılır ve ‘p’ sembolü ile gösterilir.
  • Akustik basınç birimi paskal [Pa]’dır.
  • İnsan kulağı ses basıncına tepki gösterir ve böylece sesler duyulmaktadır.
  • Bir ses kaynağındaki büyük titreşimler yüksek ses basıncı üretir. Yüksek basınca sahip sesler daha gürültülüdür.

Bazı seslerin ses basınçları: fısıldama – 0.0003 Pa; buzdolabı – 0.005 Pa; dairesel testere – 5 Pa; pnömatik delici – 10 Pa; uçak kalkışı (yakından) – 30 Pa Atmosfer basıncı – 101.300 Pa

Ses Basınç Seviyesi ve Desibel

Ses basınç seviyesi (SPL), belirli bir ses için referans ses basınç seviyesine göre logaritmik bir ölçüdür. ‘Lp’ sembolü ile gösterilir ve desibel [dB] cinsinden ifade edilir. Referans ses basıncı 20 µPa(mikropaskal)’dır.

  • 1000 Hz frekansında, işitme duyusu iyi olan bir insan tarafından duyulabilen en düşük seviyedeki sesin basıncı 20 µPa’dır. İnsan tarafından duyulabilecek en gürültülü sesin basıncı ise 20Pa’dır (böyle yüksek basınçlı sesler kulakta ağrı olarak algılanır).
  • İnsanların duyabildiği en yüksek gürültülü seslerin basınçları, duyulabilen en sessiz seslerin basınçlarından bir milyon kez daha büyüktür. Bazı ekipmanlar işitme hasarı oluşturacak değerlerin üzerinde gürültü üretir. Örneğin büyük bir silahın ateşlenmesi sonucu meydana gelen sesin basınç değeri: 1000 Pa.
  • Bu büyük aralıktaki ses basıncı (Ses basınç aralığının geniş olması), ses basıncının uygun bir ölçü tanımı (Desibel) ile tanımlanması ihtiyacını doğurmuştur. Desibel, [dB] olarak ifade edilir, logaritmik bir büyüklüktür ve ses basınç seviyesi (SPL) olarak tanımlanır. 20 µPa değeri olan referans ses basınç değerinin kaç kat aşıldığının ifadesidir.
  • 20 µPa’lık bir ses basıncı için ses basınç seviyesi 0 dB’dir.
  • Ses basınç seviyesi ses enerjisi ile ilgilidir. Ses enerjisi veya maruziyet süresi iki katına çıktığında ses basınç seviyesi 3 dB artar.
  • Ses basınç seviyesi 10 dB artar veya azalırsa, ses genellikle sırasıyla iki kat daha gürültülü veya yarım kat azalma şeklinde hissedilir fakat +/- 10 dB‘in anlamı, kulağın tehlikede olmasının 10 kat artışı veya azalışı olarak yorumlanır.
  • İşitme duyusu iyi durumda olan bir insan, yaklaşık olarak ses basınç seviyesindeki 1-3 dB’lik değişimi algılayabilir (sesin frekansına ve basınç seviyesine bağlı olarak).

Ses Gücü ve Ses Gücü Seviyesi

Ses gücü (P), bir zaman periyodunda (örneğin 1 saniyede) bir ses kaynağından yayılan enerji miktarıdır. Ses gücü watt (W) cinsinden ifade edilir.

  • Ses gücü, bir ses kaynağını tanımlamada kullanılan temel parametrelerden biridir, çünkü ses kaynağı ortama bağlı olarak değişmez.
  • Ses gücü temel alınarak, ses kaynağına yakın seçilen bir bölgede ses basınç seviyesi oluşturmak mümkündür.
  • Ses gücü seviyesinin referans değeri : P0 = 10 – 12 W = 0.000000000001 W

Ses kaynakları ve bunların ses güçleri: fısıldama – 0.0000001 W; müzik grubu – 5 W; jet uçağı – 100,000 W

Ses kaynakları tarafından yayılan ses gücü değerlerinin çok geniş aralıkta olmasından dolayı ses gücü seviyesi genellikle desibel cinsinden ifade edilir.

Ses Basınç Seviyelerinin Toplanması

Desibel logaritmik bir büyüklük olduğundan dolayı, farklı gürültü kaynaklarında oluşan ve ortama yayılan gürültüler sonucu meydana gelen toplam ses basınç seviyesi, her bir kaynaktan yayılan gürültünün ses basınç seviyelerinin basit toplama işlemi yapılması ile elde edilemez. Toplam ses basınç seviyesini bulmak için, logaritmik toplama işlemi yapılması gerekmektedir

Bir makine 80 dB’lik bir ses basınç seviyesinde gürültü üretmektedir. Bu makinenin yanına aynı makinadan yerleştirilse iki makine aynı anda çalışırken üretilen ses basınç seviyesi ne olur?

Ses basınç seviyelerinin toplama hesabı için veriler;

İki gürültü seviyesi arasındaki sayısal değer [dB(A)] İki gürültü seviyesinden yüksek olana eklenecek değer [dB veya dB(A)]
0 3,0
1 2,5
2 2,1
3 1,8
4 1,5
5 1,2
6 1,0
7 0,8
8 0,6
9 0,5
10 0,4

Ses basınç seviyesi farkı 10 dB’i aştığında eklenecek değer ihmal edilebilir ve iki gürültü seviyesinden büyük olan, toplam ses basınç seviyesi olarak alınabilir.

Ses Frekansı Analizi

Ton ve Akustik Spektrum

Sinüzodial titreşimin oluşturduğu ses, saf ton veya yalın ton olarak adlandırılır. Akustik bir spektrum, ses basınçlarının veya frekansın bir fonksiyonu olarak ölçülen şiddetlerin dağılımıdır.

  • Saf tonlar, yatay eksen frekansı ve düşey eksen ise akustik basınç seviyesini gösteren bir grafik şeklinde gösterilebilir. Bu tip grafikler ses spektrumu olarak adlandırılır
  • Gerçek koşullarda saf tonlar nadiren bulunur. Etrafımızdaki sesler çoğu farklı tonların karışımından oluşur

Malzemelerin ve yapıların fiziksel ses özellikleri (izolasyon, absorpsiyon, sönümleme, vb.) gürültünün frekansına bağlıdır. Bu sebeple, gürültüyü azaltmak için ilk aşama frekans spektrumunu ölçmek ve değerlendirmektir.

  • Frekans spektrumunu bilmek, belirli bir gürültü için en etkili çözümün seçilmesine izin verir
  • Gürültü spektrum analizi farklı doğruluk seviyelerine yönlendirir.
  • Her bir frekans için ayrı ayrı ses basınç seviyesi ölçümü genellikle gerekli değildir. Önemli frekans bandlarında ses basınç seviyesi ölçümü yeterlidir.

Oktav ve 1/3 Oktav Bandları

Oktav band, üst frekansı alt frekansın iki katı olan banddır. Her oktav bandı üç adet 1/3 oktav bandına bölünebilir

  • Kabul edilmiş uluslararası standartlara göre duyulabilir seslerin frekans aralığı 10 oktav banda bölünebilir.
  • Oktav ve 1/3 oktav bandları, çoğunlukla merkez frekanslarıyla ifade edilir (TS 1477 EN ISO 266 Akustik – Tercih Edilen Frekanslar bkz.). Aşağıdaki oktav band merkez frekansları tercih edilir: 31.5 Hz, 63 Hz, 125 Hz, 250 Hz, 500 Hz, 1 kHz, 2 kHz, 4 kHz, 8 kHz ve 16 kHz.
  • Ses spektrumu tabanlı bir oktav bandı, oktav spektrumu olarak adlandırılır ve spektrum tabanlı bir 1/3 oktav bandı, 1/3 oktav band spektrumu olarak adlandırılır.
  • Gürültü spektrum analizi, 1/3 oktavda daha dar frekans bandlarının kullanımına da yönlendirebilir.

Ses Üretimi ve Yayılımı

Yayılma, Emisyon ve İmisyon

Gürültülü ekipman ses ürettiğinde, ses enerjisi yayar. Sesin bu şekilde yayılmasına emisyon denir.

  • Sesin yayılması, bir ses kaynağının titreşim enerjisinin ses enerjisine dönüşmesi ile meydana gelir.
  • Emisyon, sadece verilen kaynaktan yayılan sesin miktarıdır
  • Gürültü emisyonu, ses gücü seviyesi veya ses basınç seviyesi olarak ölçülebilir
  • İmisyon, belirli ölçüm noktasına ulaşan ve çeşitli ses kaynakları ile oda yansımalarını da içeren ses miktarıdır.
  • İmisyon genellikle ses basınç seviyesiyle ölçülür.

Yönelim

Yönelim, belirlenen yönlerde ses yayma kapasitesidir.

  • Bir ses kaynağından yayılan ses enerjisinin miktarı farklı yönlerde değişiklik gösterebilir.
  • Gürültülü ekipman belirli bir yöne doğru daha fazla ses enerjisi yayarsa bunun anlamı ses basınç enerjisi diğer yönlere göre bu yönde daha yüksektir.

Bir hoparlör etrafında yüründüğünde, hoparlörün önündeki ses, arkasındakinden ve yan taraftakilerden daha gürültülüdür.

  • Bir ses kaynağının yönelim şekli, kaynağın etrafındaki ses basınç seviyeleri ölçülerek belirlenebilir
  • Ses kaynağı yönelim şekli, kaynağın en yüksek ses basınç seviyesinde yaydığı yönü ve diğer yönlerde yayılan ses basınç seviyelerinden ne kadar farklı olduğunu gösterir
  • Bir ses kaynağı her yönde eşit ses enerjisi yayarsa buna tüm yönlü kaynak denir.
  • Ses kaynağı yönelimi üretilen ses frekansına bağlıdır.
  • Düşük frekanslı ses kaynakları çoğunlukla tüm yönlüdür

Ses Yayılımı ve Oda Etkisi

Sesin serbest hareket ettiği açık bir alana, serbest alan denir. Ses kaynağından yayılan ses ile ses kaynağı arasındaki mesafe arttıkça (ses mesafe kat ettikçe), ses basınç seviyesi azalır.

  • Ses kaynağı ile yayılan ses arasındaki uzaklık iki katına çıktığında, ses basınç seviyesi 6 dB azalır
  • Yansıma, ses dalgasının bir yüzeye çarparak, gidiş yönünden farklı bir yöne doğru, hareket yönünün değişmesi bir olaydır. Yutma, ses enerjisinin ısıya dönüşmesidir.
  • İletim, ses enerjisinin bir engelden geçmesidir
  • Sesin, yansıyan, yutulan veya iletilen kısımları ses frekansının yanı sıra engelin fiziksel özelliklerine ve boyutuna bağlıdır

İşitmeye Bağlı Risk Değerlendirmede Kullanılan Terimler

Risk Göstergeleri Olarak Kullanılan Fiziksel Parametreler

Çalışanların Gürültü ile Risklerden Korunmalarında Dair Yönetmelikte, risk göstergeleri olarak kullanmak için üç fiziksel parametre tanımlanır: en yüksek ses basıncı, günlük gürültü maruziyet düzeyi ve haftalık gürültü maruziyet düzeyi.

En yüksek ses basıncı dB (C), günlük ve haftalık maruziyet düzeyleri ise dB (A) cinsinden ifade edilir. Böylece, Gürültü maruziyet düzeyi, gürültüye uzun süreli maruz kalma sonucunda oluşan etkilerin değerlendirilmesine imkan verir

En yüksek ses basıncı, çok gürültülü seslere (darbe gürültüsü) kısa süreli maruz kalma sonucunda oluşan etkilerin değerlendirilmesine imkan verir.

İşitme Eşiği

Tanımlanmış duyulabilir frekansın en küçük ses basınç seviyesine işitme eşiği denir. İşitme eşiği, belirli koşullar altındaki sesin düzeyi olarak tanımlanır

Sese duyarlılık iki faktöre bağlıdır;

  • Ses basınç düzeyi
  • Ses frekansı

İnsan işitme sistemi, en fazla 4 kHz civarındaki frekanslarda olan seslere duyarlıdır. İşitmesi iyi durumda olan genç insanlar için, bu frekans aralığı için işitme eşiği 3 dB’dir. Yüksek ve düşük frekanslı sesler kolay duyulmamaktadır.

İnsanlar farklı frekans ve düzeydeki sesleri aynı seviyede hissedebilir. Ses basınç düzeyi/frekansı düzleminde, eşit gürültülü düşünülen tonları temsil eden noktaları birleştiren eğriye, eşit ses şiddeti seviye eğrisi denir.

Sesi algılamadaki farklılıklar, 1 kHz frekanslı 30 dB ses basınç düzeyindeki bir sesin, 100 Hz frekanslı 45 dB ses basınç düzeyindeki bir ses kadar veya 8 kHz frekanslı 40 dB ses basınç düzeyindeki bir ses kadar gürültülü algılanmasına neden olur

Çok yüksek ses basınç düzeylerinde (yaklaşık 130 dB), çeşitli frekanslardaki ses şiddeti farklılıkları fazla önemli değildir. Kulaklar için ağrıya neden olan farklı frekanstaki seslerin ses basınç düzeyleri arasındaki fark, zorlukla duyulabilen seslerin ses basınç düzeylerinde olduğundan daha azdır

Eşit gürültü olarak hissedilen seslerin frekansları ve düzeyleri: 20 Hz – 75 dB; 60 Hz – 35 dB; 100 Hz – 25 dB; 300 Hz – 10 dB; 600 Hz – 5 dB; 1 kHz – 0 dB; 6 kHz – 5 dB; 10 kHz – 15 dB

Frekans Ağırlıklandırma

İşitme kaybı riskini değerlendirmek için ses basınç düzeylerinde ağırlıklandırma kullanılır.

  • A-ağırlıklı ses basınç düzeyi dB (A) cinsinden ifade edilir. Düşük ses basınç düzeyindeki seslerin öznel alımına en fazla uyan ağırlıklandırmadır.
  • C-ağırlıklı ses basınç düzeyi dB (C) cinsinden ifade edilir. Yüksek ses basınç düzeyindeki seslerin öznel alımına en fazla uyan ağırlıklandırmadır.
  • Basit bir ifadeyle, ağırlıklandırma, ses basınç düzeylerinin ayarlanması veya düzeltilmesini ifade eder ve her frekans bandına uygulanır.
  • Aşağıda yer alan Tablo 1.2, oktav band merkez frekansları için düzeltmeleri gösterir.
  • A-ağırlıklı eğri, düşük frekanslı sesler için ses basınç düzeylerinde geniş bir düzeltmeyi gösterir. Ses basınç düzeyleri, dB (frekans düzeltmesiz) ve dB (A), düşük frekanslı güçlü bileşenli sesler için bu nedenle geniş çapta değişebilir.

A ve C ağırlıkları için oktav band nerkez frekansı düzeltmeleri

Oktav band merkez frekansları, Hz A- Ağırlıklı düzeltme, dB C- Ağırlıklı düzeltme, dB
31,5 -39 -3
63 -26 -1
125 -16 0
250 -9 0
500 -3 0
1000 0 0
2000 +1 0
4000 +1 -1
8000 -1 -3
16000 -7 -8

Maruziyet Düzeyi

A-ağırlıklı ses maruziyeti (EA, 8h), bir kişinin maruz kaldığı gürültünün zararlı etkilerinin değerlendirmesinde kullanılır (TS 2607 ISO 1999 standardı).

  • Gürültüye maruz kalmanın işitme sistemine zararlı etkisi, kişinin kulaklarının soğurduğu ses enerjisinin büyüklüğüne, yani gürültünün ses basınç düzeyi ve maruziyet süresine bağlıdır
  • Bir işyerinde çalışan bir kişi, çalıştığı süre boyunca (günlük mesaisi boyunca veya haftalık mesaisi boyunca) farklı sürelerde, farklı ses basınç seviyelerindeki gürültüye maruz kalabilir. Bundan dolayı, TS 2607 ISO 1999 standardında da belirtildiği gibi, gürültünün zararlı etkileri değerlendirilirken, 8 saatlik günlük çalışma (günlük mesai) veya 8 saatlik beş iş gününden oluşan haftalık çalışma (haftalık mesai) referans alınarak, değerlendirmeler buna göre yapılır
  • Maruziyet, kulak tarafından soğrulan ses enerjisi miktarına karşılık gelen bir tanımlamadır ve bu sebeple bazen ‘gürültü dozu’ olarakta adlandırılır.

Bir marangozun görevi ekipmanın çeşitli ahşap parçalarını tamir etmeyi kapsar. Marangoz genellikle, ahşap parçaları yapıştırma, vernikleme vb. işlerde gürültüye maruz kalmaz. Ancak ara sıra, önemli değerde ses basınç düzeyi 115 dB (A)’nın üzerinde gürültü üreten dairesel testere, planya gibi elektrikli aletlerle çalışmak zorundadır. Bu marangozun, maruz kaldığı gürültünün oluşturduğu risk ile ilgili değerlendirme yapılırken, 8 saatlik bir iş günü referans alınarak değerlendirme yapılır.

Gürültünün insan üzerindeki etkisi güneş banyosuyla karşılaştırılabilir. Makul bir güneşlenme istenmeyen etkilere neden olmaz. Ancak, güçlü güneş ışınlarına aşırı maruz kalma hızlı bir şekilde güneş yanığına neden olur. Uzun bir süre zayıf ışınlara maruz kalınırsa, bu sürede cildin soğurduğu güneş enerjisi miktarından dolayı aynı etki meydana gelir. Yüksek ses basınç düzeyindeki gürültüye çok kısa süreli maruz kalınması bile işitme hasarına yol açar. Düşük düzeyli gürültüye uzun süreli maruziyet yine aynı etkiyi gösterecektir

Desibel cinsinden ifade edilen maruziyet düzeyi (LEX, 8h), genellikle gürültü maruziyeti (EA, 8h) yerine kullanılır. Çalışanların Gürültü ile Risklerden Korunmalarında Dair Yönetmeliğin ilgili kısımlarında, gürültüye maruziyet düzeyleri ile ilgili aşağıdaki tanımlamalar yapılmıştır:

  • Günlük gürültü maruziyet düzeyi (LEX, 8saat) [dB(A) re. 20 µPa]: TS 2607 ISO 1999 standardında tanımlandığı gibi en yüksek ses basıncının ve anlık darbeli gürültünün de dahil olduğu A-ağırlıklı bütün gürültü maruziyet düzeylerinin, sekiz saatlik bir iş günü için zaman ağırlıklı ortalamasıdır
  • Haftalık gürültü maruziyet düzeyi (LEX, 8saat): TS 2607 ISO 1999 standardında tanımlandığı gibi A-ağırlıklı günlük gürültü maruziyet düzeylerinin, sekiz saatlik beş iş gününden oluşan bir hafta için zaman ağırlıklı ortalamasıdır.

Eşdeğer Sürekli A-Ağırlıklı Ses Basınç Düzeyi

Kararsız gürültünün eşdeğer sürekli A-ağırlıklı ses basınç düzeyi, bir kişide aynı etkiye neden olan kararlı gürültünün A-ağırlıklı ses basınç düzeyidir.

  • Kararlı gürültünün (gürültünün SPL’si 5 dB’den fazla değişmiyorsa) bir kişiyi 8 saatlik bir işgünü sırasında etkilemesi durumunda, günlük gürültü maruziyet düzeyi, gürültünün dB (A) cinsinden SPL’sine eşit olacaktır.
  • Kararsız gürültü durumunda (gürültünün SPL’si 5dB’den fazla değişiyorsa), eş değer sürekli A-ağırlıklı SPL (LAeq, T), günlük gürültü maruziyet düzeyi hesaplamasında kullanılır.

Bir çalışanın günün ilk üç saatinde maruz kaldığı gürültü düzeyi 85 dB (A)’dır. Sonraki 4 saatinde sessiz bir odada [60 dB(A)] çalışıp, sonraki 1 saatinde ise 100 dB (A) ses basınç düzeyinde gürültü üreten bir makinada çalışmaktadır. Bu çalışanın, 8 saatlik çalışma günü için hesaplanan eşdeğer sürekli A-ağırlıklı SPL, 91 dB (A)’dır.

En Yüksek Basıncı

En yüksek ses basıncı (Ptepe), C-frekans ağırlıklı anlık gürültü basıncının en yüksek değeridir.

  • En yüksek ses basıncı (Ptepe), gürültü maruziyet düzeyine ek olarak gürültünün zarar verici etkisini değerlendirmekte sıklıkla kullanılır.
  • Yönetmelikte yer alan en yüksek ses basıncının maruziyet sınır değerleri, ciddi bir anlık işitme hasarı riski bulunan ses basınç değerleridir.
  • Aşağıdaki çıkarımlar yapılabilir:
    • Gürültü maruziyet düzeyi, gürültüye uzun süreli maruziyetin etkilerinin değerlendirmesine imkan sağlar.
    • En yüksek ses basıncı, çok gürültülü seslere (darbe gürültüsü) kısa süre maruziyetin etkilerinin değerlendirmesine imkan sağlar

Uyarı Sinyali ve Konuşma Algılaması

Gürültülü ortamlarda konuşma anlaşılabilirliği, kelimeleri, söylenen şeyleri, vb. doğru bir şekilde algılama yüzdesi olarak tanımlanır. Bu yüzde çeşitli yöntemler kullanılarak hesaplanabilir.

  • Gürültüden daha zayıf olan işitilebilir sesleri içermeyen gürültünün varlığı tipik bir olaydır. Bu olaya sesin maskelenmesi denir.
  • Bir çalışanın potansiyel tehlike (makinalar veya hareketli parçaları) uyarılarını duymasının gerekli olduğu veya sözlü talimatlara uyma zorunluluğu olduğu durumlarda sesin maskelenmesi çok tehlikelidir. Sesin maskelenmesi, çalışanın uyarı sinyallerini duyamamasına veya algılayamamasına yol açabilir ve bu durum kazaya neden olabilir.
  • Sesin maskelenmesi konuşma anlaşılırlığını etkiler. Konuşma anlaşılırlığının az olması sözlü talimatların yanlış anlaşılmasına yol açabilir ve aynı zamanda kazalara sebep olabilir.
  • 6331 sayılı Kanun ve Yönetmelik çerçevesinde işveren; çalışanların sağlığını ve güvenliğini dolaylı etkileyen her bir riski (kaza riskini azaltmak için dikkat edilmesi gereken gürültü, uyarı sinyali ve diğer sesler arasındaki etkileşimler vb.) değerlendirirken özellikle dikkatli olmalıdır.

Kaynak: Neden İş Güvenliği‘nden izin alınarak yayınlanmıştır

OSGB Hizmeti

OSGB Hizmetleri ile Türkiye'nin her bölgesinde profesyonel İş Sağlığı ve Güvenliği hizmetlerini NİG Akademi güvencesi ile % 100 güvenle alabilirsiniz.

Yorum Yap